İşveren ve çalışanlar üzerinde EYT etkisi

İşveren ve çalışanlar üzerinde EYT etkisi

YAK Avukatlık Ortaklarından Özge Konukçu, Resmi Gazete’de yayımlanan Emeklilikte Yaşa Takılanlar düzenlemesi ile ilgili işveren ve çalışan açısından merak edilen soruları yanıtladı. Türkiye’nin de uzun süredir gündemini...

YAK Avukatlık Ortaklarından Özge Konukçu, Resmi Gazete’de yayımlanan Emeklilikte Yaşa Takılanlar düzenlemesi ile ilgili işveren ve çalışan açısından merak edilen soruları yanıtladı.

Türkiye’nin de uzun süredir gündemini meşgul eden EYT, Kanun ile düzenlenmiş ve belirli şartları yerine getiren çalışanların yaş şartına takılmaksızın emekli olabilmesinin önü açıldığını söyleyen Özge Konukçu, "Buna göre sigorta başlangıcı 9 Eylül 1999 tarihinden önce olan erkeklerin 25 yıl, kadınların 20 yıl çalışmasının ve işe başlama tarihine göre 5000 ile 5975 arasında değişen günlük prim ödemesini tamamlamasının ardından yaş şartına bakılmaksızın emekli olmaları söz konusu olabilecek." dedi.

“Kanun ile gelen düzenlemeden faydalanmak için”

Kanun ile birlikte emekliliğe hak kazanan çalışanların, bu düzenlemeden faydalanabilmeleri için çalıştıkları iş yerinden emeklilik nedeni ile istifa etmeleri gerekmekte olduğunu belirten Özge Konukçu, "Bu kapsamda çalışan, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan alınacak kıdem tazminatına esas yazı ve tercihen aylık bağlanmasına ilişkin başvuru yaptığına dair yazı ile birlikte işverene istifa dilekçesi sunulması gerekmektedir. Çalışanın ayrıca bir ihbar tazminatı ödemesi veya ihbar süresine uyması gibi bir zorunluluk bulunmamaktadır." diye konuştu.

Emeklilik nedeniyle işten ayrılan işçinin hakları hakkında konuşan Özge Konukçu, sözlerine şöyle devam etti:

"Kanun gereğince istifa eden çalışan, 1475 sayılı İş Kanunu'nun kıdem tazminatı ile ilgili olarak geçerliliğini koruyan ilgili 14. maddesi uyarınca kıdem tazminatı başta olmak üzere iş akdinin sona ermesine bağlı tüm alacaklara hak kazanmakta. Emeklilik nedeniyle işten ayrılan çalışanın yeniden, aynı işyerinde işverenin kabulü ile çalışmaya başlaması bu sonucu değiştirmemekte. Çalışanın kıdem tazminatının ödenmemesi yönünde talepte bulunması veya sözleşmeye kıdem tazminatının ödenmeyeceği yönünde hüküm konulması işçinin haklarını ihlal edeceğinden olası bir ihtilaf halinde hukuka aykırı düzenlemeler olarak nitelendirilebilecek."

“İşverenin üstlendiği tazminat yükünün hafiflemesi için”

Özge Konukçu, düzenleme ile çok sayıda çalışan etkilediğinden ve emeklilik nedeniyle işten ayrılabileceğinden ötürü işverenin üstlendiği tazminat yükünü hafifletmek bakımından kıdem tazminatının esasen peşin olarak ödenmesi gerekirken, işverenin ödeme güçlüğü olduğu durumlarda çalışanın onayı ile ve çalışanın haklarını zedelememek koşulu ile taksitler halinde ödenebileceği görüşü kabul edilmekte olduğunu söyledi. Hangi halleder peşin ödemeden farklı bir düzenlemeye gidilebileceği ve çalışan haklarının zedelenip zedelenmediği her durum için kendi özelinde değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Özge Konukçu, "Ayrıca Kanun’da yer almamakla birlikte işverene kıdem tazminatı yükünü hafifletmeye yönelik ödemesiz dönem imkanı ve yüzde 75 kefalet oranıyla Kredi Garanti Fonu (KGF) desteği sağlanmasının hedeflendiği belirtilmekte." şeklinde konuştu.

“İşveren emekliliğe hak kazanan çalışanı feshe zorlayabilir mi?”

Kanun, emeklilik nedeni ile iş akdi feshi hakkını sadece çalışana tanımakta olduğunu belirten Özge Konukçu, "Dolayısıyla iş akdinin emeklilik nedeniyle çalışan tarafından sona ermesi halinde işverenin onayı aranmamaktadır. Ancak işveren çalışanın emekliliğe hak kazanmış olmasını bir fesih nedeni olarak ileri süremez.  İşveren bu gerekçe ile çalışanın iş akdini feshederse çalışana kıdem tazminatı ile birlikte ihbar süresini kullandırmak veya bu süreye ait ücreti ödemek zorundadır.  Ayrıca fesih geçerli kabul edilmeyeceğinden çalışan tarafından işe iade davası açılması riski üstlenilecektir. Bununla birlikte eğer işverenin istihdam azaltılması için geçerli gerekçeleri var ise Kanun’a tabi olmak, işverenin iş akdini sonlandıracağı kişilerin tespiti için objektif bir seçim kriteri olarak kabul edilebilir." dedi.

“Emeklilik nedeniyle işten ayrılanların çalıştırılmaya devam edilmesi”

Emeklilik sebebiyle iş yerinden ayrılan çalışan işveren kabul ederse yeniden çalışmaya başlayabilir diyen Özge Konukçu, "İşveren emekli çalışanı yeniden işe alma hususunda serbestçe karar verebilir. Emeklilik nedeni ile işten ayrılan çalışanların yeniden işe alınmasında işverenin takdir hakkının olduğu kabul edilmekle birlikte, işveren bu takdir hakkını kullanırken objektif esaslarla hareket etmeye özen göstermelidir." diye uyardı.

Emekli olan çalışanın yeniden işe alınması için herhangi bir süre sınırı bulunmadığını söyleyen Özge Konukçu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Fakat Kanun ile işverenlerin deneyimli elemanlarını emeklilik nedeniyle yitirmesine engel olmak amacı ile ayrılan çalışanın tekrar işe alınması halinde işverence ödenecek sosyal güvenlik destek primi hissesinin 5 puanlık kısmının Hazinece karşılanması düzenlemiştir. Bu düzenlemeden faydalanabilmek için emeklilik nedeni ile işten ayrılan çalışanın 30 gün içerisinde tekrar işe alınması gerekmektedir. Bu noktada belirtmek gerekir ki aynı çalışanın yeniden işyerinden ayrılması ve akabinde tekrar işe dönmesi halinde aynı indirimden bir daha faydalanılamayacaktır."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.