Zafer Partisi Sözcüsü Ali Şehirlioğlu, deprem bölgesinde yaşananlara ilişkin partisinin görüşlerini haftalık basın toplantısında paylaştı.
Türk Milletinin bir defa daha çok üst düzeyde dayanışma örneği verdiği bu deprem felaketinde milletimizin başı sağ olsun diyen Şehirlioğlu, “Allah kaybettiğimiz vatandaşlarımıza rahmet eylesin, yaralılarımıza acil şifalar, yakınlarına sabırlar versin” dedi.
Zafer Partisi olarak ilk günden beri deprem bölgesindeydik diyen Ali Şehirlioğlu, “Hiçbir şekilde siyasi yönümüzü ortaya koymadan bölge halkına sosyal ve psikolojik destek yanında, ekmek, su, battaniye, bebek bezi, giyim eşyası, kuru erzak desteğinde bulunduk. 400 ‘e yakın gönüllümüzle arama kurtarma çalışmalarına yardımcı olduk. “Neredeydiniz?” diyenler var ya onlara bu cevap olsun” diye konuştu.
İlk iki gün bölgede devlet olmadığını söyleyen Şehirlioğlu, “Ben özellikle ve partimiz olarak devletçi bir partiyiz. Eğer, “Devlet yoktu” diyorsak buna inanmanız gerekiyor. Dolayısıyla ortada bir güvenlik zafiyeti vardı ilk iki gün. Açlık ve susuzluk insanlara çok şey yaptırabilir. Ancak televizyon ya da beyaz eşya çalmak, kuyumcu dükkanlarını soymak, enkazı soymak, yağmacılık değil de nedir? Bunu biz “yağmacı” olarak söylediğimiz zaman yanlış bir şey mi söylüyoruz? Yine ilk iki gün vatandaş kendi enkazını kendi kaldırmak, kendi cenazesini kendi çıkartmak zorunda kalmıştır. Açlık ve çaresizlikle yardım gelmesini beklemiştir. Bunların hepsine tek tek şahit olduk. İnsanlar bizlere kollarımızdan tutarak, “Ne olur bize bir kepçe getirin, vinç getirin” diyorlardı” ifadelerini kullandı.
EMASYA Protokolü neden kaldırıldığını soran Şehirlioğlu, hangi güçlerin ve zihniyetlerin burada devreye girdiğinin sorgulanması gerektiğini söyledi.
Yardımların üçüncü günden itibaren geldiğini ifade eden Şehirlioğlu, “Üçüncü günden itibaren anlaşılabilecek gibi değil inanın öyle bir şekilde yardım gelmeye başladı ki erzak, giyim eşyası, vinçler, kepçeler, tırlar. Bunlarla beraber arama kurtarma ekibi, sağlık personeli bölgeye akın etti. Burada bir özeleştiri yapmak durumundayız; AFAD koordinasyon konusunda yetersiz kaldı” şeklinde konuştu.
Çok eleştiri aldığımız bir konu özellikle Genel Başkanımızın AK Partililerin önce kurtarıldığı konusuna gelmek istiyorum diyen Şehirlioğlu söyle devam etti:
“Sayın Genel Başkanımızın bu konuda bir açıklaması olmadı. Benim de şahit olduğum en az dört beş defa; depremzedelerin özellik yakınlarını kaybeden depremzedelerin, “Bizim yanımızdakine geldiler. Biz istediğimiz halde ‘hayır, şuradan çağırıyorlar, orada o partili birisi varmış ona gitmek zorundayız’ diye.” Bunların hepsi kayıtlı. Bu insanlar isyan halindeydiler, bunlara sessiz mi kalacaktık? Hayır. Dün akşam Genel Başkanımız Twitter sohbet odasında tekrar gündeme getirdi ve şunu söyledi, AK Parti dahil bütün siyasi partilerin sempatizanları, siyasi partiye oy verenler onlar bir taraftaydı. Onlar normal halk olarak iş görüyordu. Bir de maalesef AK Parti seçkini olan bir grup vardı ki işte o AK Parti seçkini olan gruba kraldan çok kralcılar yardımcı oldular. İşte o ekipleri oradan yönlendiren oraya gönderenler kraldan çok kralcılar.”
Üniversitelerin uzaktan eğitime geçme konusuna da değinen Şehirlioğlu, “Türkiye bir pandemi nedeni ile eğitimde iki senesini kaybetti. Şimdi de çok büyük bir deprem yaşadık ve maalesef depremzedeler yerleştirilecek diye yurtlarımız boşaltılıyor. Üniversitelerimiz online eğitime geçiyor. Şimdi özellikle Akdeniz Bölgesi’nde ve Türkiye’nin çoğu yerinde oteller, misafirhaneler, kamplar mevcutken depremzedeleri yerleştirmek için yurtların boşaltılması ve üniversitelerde eğitime ara verilmesi online devam edilmesi Türk gençliğinin en az 4 yılının heba edilmesi demektir” dedi.