Hibya, programda BukyTalk kurucu ortağı Hasan Can Üretmenoğlu'nu stüdyosunda ağırladı.
BukyTalk’u anlatan Hasan Can Üretmenoğlu, “Aslında İngilizce konuşma pratiği platformu. Yabancı kültürden konuşmacılarla İngilizcesi geliştirmek isteyen katılımcıları bir araya getirdiğimiz bir platform. Katılımcılarımız birebir seans ya da grup seans olarak seçimde bulunabiliyorlar. İlk seans ücretsiz oluyor beğenip katılmak isterlerse 3, 6 veya 12 aylık paketlerden bir tanesini seçebildikleri online platform. Şu an için sadece İngilizce konuşma pratiği sunuyor ama nisan ayı itibariyle de Türkçe konuşma pratiğine de başlayacağız.” dedi.
BukyTalk’ın 4,5 yıllık bir marka olduğunu söyleyen Üretmenoğlu, üniversitenin son dönemlerinde ihtiyaç üzerine geliştirdiği bir fikir olduğunu söyledi. Yazılım Ar-Ge kısmı için ise 2019 Kasım ayında Türkiye’nin en büyük kuluçka merkezi olan Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’ne girdiğini dile getirdi.
Üretmenoğlu, kuluçka merkezini yenilikçi, yeni fikirler üreten ve var olan sorunlara daha yenilikçi bakış açısı getiren girişimlerin fikirden ürüne kadar o sürecin gelişmesi açısından mentorlar, ofis harici olarak yatırımcı ağı gibi belli desteklerin sunulduğu ve genellikle vakıflara veya üniversitelere bağlı olan girişimleri geliştirme merkezi olarak tanımladı.
Bir fikri kuluçka merkezine online ya da giderek fikirlerini anlatabildiklerini burada bir yazılım veya herhangi bir yeni teknoloji varsa ve var olan soruna inovatif bir fikirleri varsa kuluçka merkezlerinde kabul edildiklerini anlattı.
Mentorların atanıp fikrin olabilirliğine uygun olarak destekler verildikten sonrasındaki fikrin yasal süreçlerini Üretmenoğlu, şöyle anlattı:
“Fikirden prototipe, prototipten ürene geçerken finansal durumlar farklılaşıyor. Örneğin fikirken 1 TL veya 1 dolar gibi bir ciro bile olmuyor ama fikirden prototipe döndüğünüzde yavaş yavaş bu işin alıcısı oluyor. O yüzden finansal, yazılım, satış kısmında belli mentorlukların alınması gerekli. Bu süreçlerde iyi bir kuluçka merkezindeyseniz veya iyi mentorlarınız varsa gerçekten şanslısınız. Kuluçka merkezinde değilseniz de sizden önce bu yoldan gitmiş mentorlar kitaplar ve belgesellerden faydalanmakta her zaman fayda var.”
Üretmenoğlu, fikrin oluşup şirket sürecine geçildiğinde şirketi anonim şirket olarak kurulursa da çok rağbet alınacağını belirtti.
Fonlama kısmında ise girişimcilere artan belli başlı teşvik ve imkanların olduğunu ama bunların hala yeterli düzeyde olmadığını söyleyen Üretmenoğlu, global alanda rekabet etmek istenilen alanlara bakıldığında başı çeken ülkelere göre hala geride olduğumuzu ifade etti.
Bu süreçlerde ilerlerken kendilerini en çok maddiyat anlamında sıkıntılar yaşadıklarını dile getiren Üretmenoğlu, “Yatırım aldık sevindik ama 6 ay sora dolar ve euroda ciddi anamda artışlarla aldığımız yatırımlar durduğu yerde eridi.” diye konuştu.
Bellek yatırım ağlarından bahseden Üretmenoğlu, “Bellek yatırım ağlarında ekosistemin bahsettiğimiz gibi belli başlı paydaşları var. Bu işin en büyük paydaşı girişim girişimci. Girişimcinin aklında bir fikir oluyor genellikle kendi ihtiyacından ortaya çıkıyor ve bu girişimci bir fikirle ortaya çıkıp girişimini yapıyor. Bu girişimde belli başlı ekip arkadaşları oluyor belli bir katma değer üretmeye başlıyorlar ve burada bir fon ihtiyacı oluyor yatırımcıya gidiyorlar. Yatırımcı kısmında da belli yatırım farklılıkları var. Ilk yatırımlar genellikle angel investor dediğimiz 10 bin dolar ile 250 bin dolar arasında yatırım yapan kişilerdir. Bu angel investor’ın içerisinde kitle fonlamalar var, VC’ler var ardından kuluçka merkezleri ve mentorlar var. Üretilen katma değerin paydaşları bu şekilde.” ifadelerine yer verdi.
Üretmenoğlu “Öncelikle sevdikleri kendi içlerinde kelebek uçuşturan fikirleri bulsunlar. O sektörlere dair adım atmakta kaçınmasınlar. Aksiyon bu işin en önemli noktası. Herhangi birisi benim fikrimi çalar mı diye düşünmesinler direk ilk adımları atmaya başlasınlar. Bu ilk adımları attıktan sonra sürecin daha kolay olması için kuluçka merkezlerine veyahut da onlardan önce o yolu geçmiş mentorlara ulaşmaktan vazgeçmesinler. Çok yatırım odaklı düşünmesinler. Para bu işin önemli bir kısmı evet ama bence en önemli kısım ortaya çıkan sorunu ne kadar sahiplendiğin o sorunu ne kadar sahiplenirse çözüme de o kadar çok bağını kabulleniyor. Belki kuluçka merkezleri belki yatırımcı o girişimcinin soruna dair o tutkusunu gördükçe işin sonunda da para geliyor.” tavsiyesinde bulundu.
Fikrini sunmak için ne yazılmalı ya da nasıl yazılmalı? Sorusuna da Üretmenoğlu, “Çok profesyonel gibi durmaya çalışmasınlar samimi olsunlar yani ben bu işi bilmiyorum bana öğretebilir misin tarzında olsunlar.” yanıtını verdi.
"Start-up üzerine her şey" yayınının tamamı ise şöyle: