'Güncel' programı kapsamında sanatçı ve aktör Tayfun Sav’ı stüdyoda ağırlandı.
Sohbet havasında gerçekleşen yayında, “Kurumsal yönetimlerde sanatçı olmak”, “Özel sektörde sanatçı olmak”, “Film ve dizi oyunculuğu”, “Oyunculuk eğitimleri”, "Türkiye’de görsel platformların geldiği yer" gibi konu başlıkları ele alındı.
“Sanatın piramitlerini farklı renklerle boyadık”
Sav; eğitim, aile kültürü ve hayata olan bakış açılarıyla sanatın piramitlerini farklı renklerle boyadıklarını ifade ederek, “Hayatın bazı virajları var. Bazen şanslı virajları, bazen de acı virajları oluyor. Duygusal ve hassas meslek yaptığımız için rüzgarın bizi götürdüğü yerde biz yine sanat savaşçısı olarak bir yerden yakalıyoruz hayatı.” dedi.
“Bale sanatçılığı zor bir meslek”
Bale sanatçılığının zor bir meslek olduğunu belirten Sav, “Ankara Devlet Konservatuarı’nın bale bölümü mezunuyum. Genellikle seyircilerimiz beni diziler, tiyatrolar ve reklam filmleri ile popüler olarak değerlendiriyor. Dünyada okuma süresiyle çalışma süresi aynı olan ender mesleklerden bir tanesi.” diye konuştu.
Sav, bir sanatçı için en önemli şeyin insan olmak olduğunu dile getirerek, “Siz ne ekerseniz, nasıl sevgiyle bakarsanız hayatın da size getirdiği olanaklar var. Din, ırk, cinsiyet bizde yok sevgi var. Savaşlar artık sanatla yapılıyor.” ifadelerini kullandı.
“Babam ney çalardı, annem ud”
Müzikle büyüdüğünü söyleyen Sav, “Babam ney, annem ud çalardı. Ziya Taşkent, Yaşar Özer bizim evdeydi. Çerkez ve Kafkas kökenli olduğum için akordeon çalardım. Belleğimizde ve geçmişimizde yatan güzel müzikler, o insani ilişkiler zaman içinde duygunun temelini oluşturdu. Sanat bizi kurtardı. Konservatuarda acı dönemler yaşadık. Sanat insana nefes aldırır. ” dedi.
“Tanıdık ve çevreyle sanatçı olunmaz”
Sav, sanatçılığın kalıcılık anlamına geldiğine değinerek, “Tanıdık, çevreyle sanatçı olunmaz. 18 yıl önce Kurtlar Vadisi’nde Mithat karakterini oynadım. Hala istihbaratçılar müdürüm diyor. Hangi meslek grubunda bu kadar uzun yıl tanınabiliyorsun?” şeklinde konuştu.
“Yöresel müziklerimiz dünyanın hiçbir yerinde yok”
Türk kültürüne ait yöresel müziklerin dünyada hiçbir yerde olmadığını öne süren Sav, “Yabancı güçler ülkemizi elde edip, bizi birbirimize düşürmek istiyor. Kardeşçe yaşayalım. Birlikte olalım. Bu ülke bizim ve gelecek nesillerin. Kimse bizim genlerimizi bozamaz.” ifadelerini kullandı.