Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Görüşme sırasında kendilerine Millet İttifakı’nın hazırladığı Anayasa Değişiklikleri metnini, güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili dokümanımızı ve Ortak Mutabakat Metnimizin birer örneğini takdim ettik. Kendileri aldılar. Türkiye’nin doğal olarak pek çok sorununu görüştük ve kendi açımızdan gündeme taşıdık. Bağımsız ve tarafsız yargı mutlaka olmalı. Hukuk devleti mutlaka olmalı. Sosyal devlet gelir dağılımındaki giderek bozulan dengesizliğin giderilmesi gerekiyor. Sosyal devletin mutlaka güçlü bir şekilde hayata geçirilmesi gerekiyor. Temel hak ve hürriyetlerin korunması bu da ortak talep olarak dillendirildi ve mutlaka temel haklar ve özgürlükler korunsun. Çevre ve iklim değişikliği konusundaki duyarlılık yine karşılıklı olarak ifade edildi.
Yerel yönetimler üzerinde duruldu. Yerel yönetimlerin kayyum atanması, kayyum uygulamasının sürdürülmesini asla doğru bulmadığımızı ifade ettik. Bizim Ortak Mutabakat Metninde de kayyum uygulamasının olmaması gerektiğini, seçimle gelen seçimle gider. Demokrasinin temel bir kuralıdır.
Demokrasiyi savunmak insan haklarını savunmaktır. Demokrasiyi savunmak yargı bağımsızlığını savunmaktadır. Demokrasiyi savunmak kadın-erkek eşitliğini savunmaktır.
Serbest siyasetin önünün açılması. Siyaset artık bir kavga alanın olmamalı. Siz artık kavgadan bıkmadınız mı? Kucaklaşmak varken, beraber bir araya gelip uygar insanlar gibi tartışmak varken niye kavga ediyoruz? Hangi gerekçeyle kavga ediyoruz? Biz birlikten, beraberlikten yanayız. Beraber bu ülkenin kalkınması için, büyümesi için, var olan bütün sorunların çözümü için ortak hareket etmekten yanayız. Siyaset sorun yaratmamalı, siyaset var olan sorunları çözmeli.
Kadına yönelik şiddetin mutlaka son bulması lazım. Bu konuda toplumun bir duyarlılığı var ve bu duyarlılığı siyaset kurumunun da kendi ruhunda hissetmesi lazım.
Kürt sorunu dahil bütün sorunların çözüm adresi Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin varlığı zaten sorunları çözen bir Meclis olmasından kaynaklanmaktadır. Biz milletin sağ duyusuna güvenerek buraya getirdiği, seçtiği parlamenterle birlikte var olan sorunların tamamını çözmeye hazırız ve çözeceğiz. Hiçbir sorun çözümsüz değildir. Her sorunun çözüm adresi Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.
13. Cumhurbaşkanı adayı olarak bu ülkede kavgayı bitireceğim. Söz veriyorum. Kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun insan insandır ve benim başımın üzerinde yer vardır."
Buldan’ın konuşmasından bazı satır başları ise şöyle:
“Türkiye’nin en temel sorunlarını konuştuk ve bu temel sorunlar neticesinde Türkiye toplumunun, halkının, kamuoyunun bizlerden beklentilerini konuştuk. Dolayısıyla bu beklentiler doğrultusunda sayın başkanı bize sunmuş olduğu bu bilgiler doğrultusunda bir kez daha teşekkür etmek istiyoruz. Bugün sayın başkanı burada ağırlamamızın nedeni Kürt sorununun demokratik çözümünün parlamento çatısı altında TBMM çatısı altında çözümünden yana olduğumuzu göstermek amaçlıydı.”
Sancar, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Yaptığımız görüşmede pek çok konu ele alındı. Türkiye çok boyutlu bir kriz dönemi yaşıyor. Deprem büyük bir acıyla içinde bulunduğumuz yıkımın tablosunu bir kez daha çıplak bir şekilde gözler önüne serdi. Yeni bir döneme girmemize vesile olan deprem keşke bu kadar acıyla birlikte gündeme gelmeseydi ama bu acıları yok sayarak siyaseti yürütmek ve çalışmaları sürdürmek de artık mümkün değil. Bizler yapıcı bir görüşme gerçekleştirdik.”