Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Olağanüstü Zirvesi’nde konuştu

Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle: "Başkentimiz Ankara'da sizleri misafir etmekten büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Sözlerimin hemen başında Aksakallar Konseyimizin değerli başkanı Sayın Binali Yıldırım'ın...

Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

"Başkentimiz Ankara'da sizleri misafir etmekten büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Sözlerimin hemen başında Aksakallar Konseyimizin değerli başkanı Sayın Binali Yıldırım'ın dün ebediyete irtihal eden kıymetli validesi Fahriye Yıldırım'a Allah'tan rahmet niyaz ediyorum.

Türkiye'de 6 Şubat'ta yaşanan deprem felaketinin ardından bugün "Afet Acil Durum Yönetimi ve İnsani Yardım" temalı olağanüstü zirvemiz vesilesiyle bir araya geldik. Çağrıda bulunan can Azerbaycan'ın Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev'e şükranlarımı sunuyorum. Bu toplantının başarılı şekilde icra edilmesi için gayretlerini esirgemeyen dönem başkanı Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ve katılımlarınızdan dolayı siz dost ve kardeşlerime teşekkür ediyorum.  

Ayrıca teşkilatımızın gözlemci üyesi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar'ın da aramızda bulunmasından duyduğum memnuniyeti hasleten ifade etmek istiyorum. Bugün sizleri misafir eden Ankara, 31 yıl önce Türk Dili Konuşan Ülkeler Birinci Zirvesi'ne ev sahipliği yapmış, teşkilatımızın ilk tohumları bu vesileyle atılmıştı. Bugünkü zirvemizle Türk dünyasının tek yürek, tek vücut olduğunu en üst düzeyde bir kez daha göstermiş olacağız.

Ülkemizin güneyindeki 11 şehir, 6 Şubat günü şiddeti ve yıkıcılığı itibarıyla dünyada eşine az rastlanır bir tabii afetle sarsıldı. Bu depremlerden yaklaşık 14 milyon vatandaşımız doğrudan etkilenirken, 49 binden fazla insanımız hayatını kaybetti, 115 binden fazlası yaralandı. Kendi insanlarımızla birlikte depremde vefat eden Türk Devletleri Teşkilatı üye ve gözlemci ülke vatandaşı kardeşlerimiz için de burada başsağlığı diliyorum. Bu büyük felaketin yaralarını sarmak için tüm imkanlarımızı seferber ettik. Arama kurtarma çalışmalarını bitirdik. Enkaz kaldırma faaliyetlerini yürütürken ve geçici barınma bölgeleri kurarken süratle kalıcı konutların inşasına da başladık. Önümüzdeki bir yıl içinde 319 bin. Toplamda ise 650 bin konut yaparak hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz.

Dost ve kardeş ülkelerin de desteği ile inşallah deprem bölgemizi çok kısa sürede yeniden ayağa kaldıracağız. Henüz deprem felaketinin yaralarını sarmakla meşkulken aynı bölgede bir de sel afetine maruz kaldık. Eşine rastlanmamış bir yağışın yol açtığı sellerde Şanlıurfa ve Adıyaman'da çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybederken yerleşim yerlerimizde ciddi hasar oluştu. Bu ölçekteki afetler karşısında eldeki imkanlar yetersiz kalıyor.

Biz de 6 Şubat'ta yaşadığımız depremlerin şiddeti ve yol açtığı yıkımın büyüklüğü üzerine uluslararası yardım çağrısında bulunduk. Türk dünyası yardıma ilk koşanlar arasında yer aldı. Acılar paylaşıldıkça azalır anlayışı ile en zor anımızda bizi yalnız bırakmadınız. Arama kurtarma ekipleriniz bir çok vatadaşımızı yeniden hayata bağladı. Kurduğunuz sahra hastaneleri ile yaralılarımızın tedavisine yadım ettiniz. Gönderdiğiniz ata yadigarımız çadırlar vatandaşlaımıza yuva oldu. Aziz milletimiz bu desteğinizi hiçbir zaman unutmayacaktır.

Birleşmiş Milletler 16 Şubat'ta Türkiye için acil yardım çağrısı yayınladı. Avrupa Birliği Komisyonu ve dönem başkanı İsveç tarafından 20 Mart'ta uluslararası bağışçılar konferansı düzenlenecek. Bu uluslararası yardım faaliyetlerine de destek vereceğinizden şüphe duymuyorum. Afetler ve etkileri ile mücadelede çok taraflı iş birliğimizi artırmamız gerektiği aşikardır. Esasen teşkilatımız bünyesinde bu yönde bazı adımlar atmıştık. 

Türk Yatırım Fonu sayesinde yatırımlara ve yenilenebilir enerji çalışmalarına destek sağlanacak. Bu süreçteki kıymetli destekleriniz ve katkılarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum.

Türk devletleri Avrupa'nın enerji güvenliğinde anahtar konuma gelmiştir. doğu Batı arasındaki ticarette ortak çabalarımızla hayata geçirdiğimiz Orta Koridor artık güvenilir bir alternatif sunuyor. Önümüzdeki günlerde bu projelerimiz artacaktır.

Ukrayna'daki savaşın bir an önce adil ve kalıcı bir şekilde sona ermesi için çabalarımız devam ediyor. Putin ve Zelenskiy ile düzenli olarak temas halindeyim. Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması ve esir takası tarafların uygun şartlarda anlaşabileceğini göstermiştir."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri