Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
TEKNOFEST Karadeniz’in yakınları halen sürüyor. Türk Savunma Sanayi’nin gücü ile ülkemizin ileri teknoloji alanında ulaştığı seviyeyi gösteren bu etkinlik, özellikle gençlerimize ilham kaynağı oluyor. Yıllardır gururu örselenen horlanan bu asil milletin evlatları inancın ve azmin önünde hiçbir engelin duramayacağını herkese gösteriyor.
Birileri ne yaparsa yapsın tarihiyle, değerleriyle, inancıyla, kültürüyle barışık TEKNOFEST gençliği Allah’ın izniyle gümbür gümbür geliyor. Türkiye teknolojiyi sadece kullanan , sadece tüketen değil aynı zamanda tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden bir güce dönüşüyor. Savunma Sanayi başta olmak üzere pek çok alanda ülkemizin yakaladığı başarıyı dost, düşman herkes kabul ediyor hatta gıptayla takip ediyor.
Ülkemiz genelinde yayınlan Dene-yap Teknoloji Atölyelerimizle sayıları bin 245’e ulaşan Araştırma-Geliştirme Merkezlerimizle, sıfırdan alıp sayısını 323’e çıkardığımız Tasarım Merkezlerimizle, ülkemizin 59 iline kazandırdığımız 92 Teknoparkımızla hasılı teknolojiye dair ne varsa her alanda varlığımızı hissettiriyoruz.
Vizyon toplantılarına gelmeye tenezzül etmeye dahil etmeyen yabancı ekonomi komiserinin konuşmasını, millet teknoloji görsün diye pazarlamak, komiklik değil cahillik alametidir. Günümüzün 3-5 yaşındaki çocuklarının bile yaptığı işi teknoloji devrimi sananlar, dünyayı da ülkelerini de yaklaşık 7 ay sonra oyuna talip oldukları milletini de tanımıyor demektir.
Anlaşılan CHP’nin başından zata zevahiri kurtarmak adına TEKNOFEST’e yaptığı kısa süreli ziyaret yeterli olmamış. Buradan kendisine ülke ülke dolaşmak yerine yanına ithal danışmanlarını da alarak Türkiye’deki Organize Sanayi Bölgelerini, Araştırma-Geliştirme Merkezlerini, Teknoparklarını, en azından TOGG’un üretim üssünü ziyaret etmesini tavsiye ediyorum. Bu zavallı ülkesini ne zannediyor? Bu ülkede nelerin olduğundan haberi yok.
Şimdi de yenisi geliyor. İnşallah Kızıl Elma’yı görsünler. 1 ay içerisinde Kızıl Elma’da havalanırsa zaten olay çok farklı yere gitmiş olacak. Bu bir komplekstir. Kendini tanımıyor, bilmiyor. Kendini tanımayan bilmeyen dünyaya kendini tanıtabilir mi? İngiltere’ye gitmiş oradan para alacakmış. Nasıl alacaksın? Bunların dünyada neyi nasıl yöneteceklerinden de haberi yok. Benim milletim, bu tür sağa sola savrulan bir muhalefete 20 yıldır nasıl yol vermediyse inanıyorum ki bundan sonra da yol vermeyecektir.
Samsun’a gelmesini tavsiye ederdim. Samsun’a gelip sadece buradaki teknoloji üreten tesisleri görsün. Kendisini güncellesin. Belki o zaman Türkiye’ye yabancıların gözüyle bakmayı, siyaseti yabancı akıl hocalarının tavsiyeleriyle yapmayı da bırakır. Belki o zaman arkası karanlık, sicili bozuk ithal danışmanlardan medet ummak yerine bu toprakların yetiştirdiği değerlerden ilham alır. Diğer türlü kendisine de de partisine de Atatürk’ün hatırasına binaen CHP’ye oy veren vatandaşlarımıza da yazık edecektir. Elbette aziz milletimiz sandık önüne konulduğunda tüm bunların hesabını yapacak kimin teknoloji özürlü kimin de teknoloji gurusu olduğunu Bay Kemal ve yurt dışındaki vasilerine gösterecektir.
Kuvay-i Milliye’nin, milli iradenin ve istiklalin bayrak şehri Samsun’u Türkiye Yüzyılının da öncüsü yapmak için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Muhalefetin artık cehalet ve gafletle dahi açıklanamayacak söylemleri esasen ülkeye ve millete yönelik faşist bir zihniyeti deşifre etmektedir. Giderek hoyratlaşan doğrudan insanımızın aklını, inancını, değerlerini hedef alan bu beyanatlar millet düşmanlığının işaretleridir. CHP’nin kodlarında zaten var olan bu çarpık bakış açısı maalesef masadaki diğer ortaklarına da sirayet etmiştir.
CHP'nin tek vaadi Türkiye'yi vesayetle kavgadan darbe girişimine kadar nice mücadele verdiğimiz eski günlere döndürmektir. CHP’nin vizyon açıklaması diye kamuoyuna sunduğu görüntü başında zatın ve yoldaşlarının iplerinin kimlerin elinde olduğunun ilanından başka anlam taşımamaktadır. Üstelik bu ipleri ellerinde tutanlar ülkemize gelme zahmetine katlanmayacaklarını, CHP’yi nerden ve hangi başkentlerden idare edeceklerini de açıkça göstermişlerdir.
CHP ortakları elinde bir çantayla gelip, ülkenin sırtına yüzlerce milyar dolarlık yükü vurduktan sonra gidenlerin devrini yeniden açacaklarını düşünüyorlarsa avuçlarını yalarlar. Milletimizin hafızası öyle sanıldığı gibi zayıf değildir. Eski Türkiye’yi yaşamayan gençlerimizi kandıracaklarına güveniyorlarsa o konuda da yanıldıklarını inşallah hep birlikte göreceğiz.
Bizden sonra hala bunlar otel lobilerinde CHP'den İP'ten bir tanesi IMF'nin gönderdiği kişilerle görüşme yaptılar gizli olarak. 'Ne var, yaparız' dediler. Bu millet ipini IMF'ye verenlere siyasette yer vermez. Çünkü bu baronlar IMF ile ortak çalışanlardır. Paraları buradan getiriyorlar. Söyledikleri isimlerden biri Paşinyan'ın danışmanı. Ermenistan şu an bitti. Türkiye'de bu millet AK Parti'den iradeyi alıp size vereceğini mi zannediyorsunuz.
Ortada vizyon adına tartışılacak herhangi bir teklif, program, yaklaşım olmadığı için konu hakkında daha fazla nefes harcamaya da gerek duymuyoruz. Biz vizyonda, programda, projede yarışabileceğimiz bir seçim süreci yaşayacağımızı umut etmek isterdik. Maalesef bir kez daha hüsrana uğradık. Anlaşılan o ki biz bu seçimde yine kendimizle, kendi yaptıklarımızla, kendi programlarımızla yarışacağız.
Her seçim öncesinde terör örgütleriyle, uluslararası kuruluşlarıyla, medyasıyla, tetikçi kalemleriyle, sosyal medyasıyla, sokak dedikodularıyla AK Parti aleyhine linç kampanyaları yapılmıştır. Son günlerde yaşadığımız hadiseler, bize aynı durumla bu seçimde çok daha fazlasıyla yine karşılaşacağımızı gösteriyor. Hep söylediğimiz gibi biz bugüne kadar milletimizin üzerinde bir güç tanımadık, tanımıyoruz. Biz kendi işimize dört elle sarılacağız.”