Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"Ülkemizin önde gelen tarım, sanayi, turizm bölgelerini birbirine bağlayan Çanakkalemize otoyol ve köprünün tamamlayıcısı niteliğinde yeni yatırımlar kazandırdık. Ayvacık-Küçükkuyu, Asos ve Troya Tünelleri bölgedeki trafiği rahatlatacak projedir. Bu eser aynı zamanda Kaz dağlarına zarar vermeden 50 dakikalık yolculuk güzergahını 5 dakikaya indirmiştir.
Aynı gün ülkemize ziyaret gerçekleştiren Arnavutluk Başbakanı ile verimli görüşme yaptık. 12 Ekim'de Kazakistan'ın başkenti Astana'ya gittik. Muhtelif alanlarda imzalanan 6 yeni anlaşmayla Türkiye-Kazakistan işbirliğini daha da güçlendirdik. Ertesi gün teşkilat haline dönüşen Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı vesilesiyle çok sayıda kişiyle bir araya geldik.
Beş Telsiz Millet Bahçesi'nin açılışını 14 Ekim Cuma günü yaptık. Aynı Amasra ilçesinde kömür ocağında meydana gelen patlamada 41 kardeşimizi şehit verdik. Ertesi gün hem bölgeyi ziyaret ettik, şehitlerimizin cenazelerine katıldık.
Mesleki ve teknik liseli gençlerimiz için cazip hale getirecek ilave düzenlemelerin hazırlıkları içindeyiz. Bartın'daki benzeri kazaların önüne geçmek için bölgede madenciliğe özel meslek lisesi açma projesi bulunuyor. Yaşanan kazayla ilgili iş güvenliğinden, teknik eksikliklere kadar herşey araştırılıyor. Ortaya çıkacak sonuçlara göre gereken yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın.
Yaklaşık 20 bin muhtarımızın katılımı ile Ankara Muhtarlar Evi'nin açılışını gerçekleştirdik. Perşembe günü Azerbaycan'a giderek işgalden kurtarılan bölgede inşa edilen Zengilan Havalimanı'nın açılışını kardeşim İlham Aliyev'le yaptık. İlişkilerimizin tapusu niteliğindeki Şuşa Beyannamesi'ni yıldırım hızıyla meclislerimizden geçirerek yeni dönemi tescil ettik.
Fuzuli ve Zengilan havalimanlarını bölgenin gelişmesi ve kalkınması bakımından stratejik hamleler olarak görüyoruz. Bölgeye canlılık getirecek bir diğer adım olan mayınların temizlenmesi projemizi hızlandırma kararı aldık.
Eğitimde Maarif Vakfı okullarının resmi açılış törenini Bakü'de yapmakla kalmadık, Azerbaycan-Türkiye Üniversitesi'nin ahdi temellerini atma noktasına geldik. Bütün bu gelişmeler asla küçümsenemeyecek hepsinin arkasında kuvvetli siyasi iradenin, sonuç alma kararlılığının olduğu adımlardır.
Binali Yıldırım ve İstanbul Milletvekilimiz Şamil Ayrım ile koruma görevlisi Oğuzhan Demirci'nin yaralandığı kaza hepimizi üzmüştür. Kendilerine şifalar diliyoruz. Hiçbirinin hayati tehlikesinin olmadığı görmekten de memnuniyet duyduk.
Cuma günü İstanbul'da Uluslararası Emek Konfederasyonu Birliği'nin kuruluşu vesilesiyle ülkemizde bulunan sendikacıları kabul ettim. Cumartesi günü Malatya'da toplu açılış töreni, gençlik buluşması, sivil toplum yemeği ile dolu bir gün geçirdik. Yaklaşık 60 bin kişinin katıldığı toplu açılış töreni coşku, heyecan doluydu.
Ertesi gün ertelediğimiz Diyarbakır programımızı yaptık. Malatyalı ve Diyarbakırlı kardeşlerime bize gösterdikleri sevgi, coşku, muhabbet için şükranlarımı sunuyorum. Diyarbakır'da 70 bin kişinin katıldığı toplu açılış ve miting farklı bir heyecana vesile olmuştur. Havaalanından toplu açılışın yapılacağı meydana kadar bir başka heyecan ve coşku vardı. Bu vesile ile bölücü terör örgütünün zorla kopardığı evlatlarına kavuşmak için mücadele veren cesur Diyarbakır annelerini yürekten selamlıyorum.
Yarın cumhuriyet tarihinin en büyük konut, işyeri ve arsa projesinin ilk temel atma törenini gerçekleştireceğiz. Cuma günü vizyon belgemizin tanıtım törenini Ankara Kapalı Spor Salonu'nda yapacağız. Cumartesi günü Türkiye'nin otomobili TOGG'un banttan indirme törenine katılacağız.
Kasım ayında Endonezya'da Bali'de yapılacak olan bir dizi yurt dışı programımız olacak. Önümüzdeki yıl vasıl olacağımız cumhuriyetimizin 100. yılına büyük heyecanla, şevkle, coşkuyla hazırlanıyoruz.
Ülkemizin ve medeniyetimizin tüm kazanımları üzerinde yükselteceğimiz Türkiye Yüzyılı vizyonu yeni nesillere bırakacağımız en büyük mirasımız olacaktır. Bu atılımı dünyanın tarihi dönüşüm yaşadığı dönemde hayata geçiriyoruz.
Türkiye'nin içinde bulunduğu süreç, siyasi, iktisadi, sosyal ve kültürel gelişmeleriyle dünyadaki olan bitenlerden ayrı değildir. İnşallah bu dönemde de dünyamız parıltılı kavramların ambalajı içinde önümüze getirilen insan fıtratını bozarak yeniden felaketin eşiğine getirilen sapkın hezeyanlardan kurtarılacaktır.
Türkiye Yüzyılı hedefimiz sadece milletimizin refahını yükseltme, ülkemizi bölgesel ve küresel güç haline getirme gayesini taşımıyor. İnanç, kültür medeniyet köklerini yeniden ihya edeceğimiz bir adımdır.
Gelin Türkiye Yüzyılı'nı geçtiğimiz 20 yılda hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma altyapısı üzerine inşa edelim. İri olarak, bir olarak, diri olarak, kardeş olarak hep birlikte Türkiye olarak 2023'ü ülkemizin en büyük atılımı gerçekleştirelim.
Sınırlarımıza saldıran, şehirlerimizi kana ve ateşe boyamaya çalışan terör örgütlerinden darbecilere karşı nice tehditle mücadele ettik. Teröristlerin ülkemizi yangın yerine çalıştığı günlerden, devletin tepelerine binen yumruğundan kaçacak delik arayacak hale gelmelerinin huzuru içindeyiz.
Partimizi kapatma girişimlerine kadar varan bu tür yanlış girişimlerin artık akla bile gelmeyeceği demokratik olgunluk seviyesine ulaştık. Kifayetsiz siyasetçilerle de ulaştık. Türkiye'nin siyasi ve ekonomik bağımsızlığını hazmedemeyen emperyalistlerin farklı görünüm ve oyunlarıyla boğuştuk. Çifte standartları, gizli açık ambargoları fırsata dönüştürerek kendi göbeğimizi kesecek adımlarla her alanda gücümüze güç kattık. Engelleme çabalarının hepsinin üstesinden gelerek demokrasi ve kalkınma devrimlerimizi birer birer hayata geçirdik.
Kökenine, inancına, meşrebine, siyasi ve sosyal tercihine bakmadan her bir vatandaşımızı layık olduğu haklara, özgürlüklere, refah düzeyine, gelecek güvencesine kavuşturmakta kararlıyız. Huzurun, gelişme ve kalkınma hamlelerinin engellenmesine asla rıza göstermeyeceğiz. Kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla, işçisi, memur, sanayicisi bizimle olduğu müddetçe Allah'ın izniyle bizi engelleyecek güç tanımıyoruz.
Ülkemizin zenginliğini milletimizin her kesimiyle adil şekilde paylaşma ilkemizi, sosyal devlet ilkesiyle hayata geçirmeyi düşünüyoruz. Geçmişte yakacak gıda gibi birkaç başlıkta destek alan ailelerimiz elektrikten, kiraya kadar geniş bir yelpazede devleti yanlarında bulmaktadır.
Bu yaklaşım bize medeniyetimizin ve kültürümüzün mirasıdır. Elimizde fırsat varken yokluktan, yoksulluktan vurulan görülleri tamir etmek bir insan ve müslüman olarak sahip olduğumuz hassasiyetin gereğidir. Biz sadece bu yaygın ve etkin yardım sistemiyle, sosyal destek sistemimizin mantığını da değiştirdik.
Büyüğü ile annesiyle, çocuğuyla bütün olarak ailenin tamamını koruyacak, gözetecek, güçlendirecek çalışmalara ağırlık veriyoruz. Aileye yönelik hizmetlerimizi genişletmeye çalışan yeni bir adımın müjdesini paylaşmak istiyorum.
Kadınlarımıza ve çocuklarımıza yönelik Aile Destek Merkezleri ve Sosyal Dayanışma Merkezleri var. Kadınlarımızı üretken hale getirmeyi, çocuklarımızın sağlıklı gelişim göstermeye dönük faaliyetler sürdürülüyor. Kadın ne kadar güçlü olursa tüm aileyi ayakta tutmakta başarılı olacaktır.
Son dönemde aile yapımızı yıkmaya yönelik tehditlere karşı aldığımız tedbirleri bu merkezleri güçlendirerek tahkim ediyoruz. 330 aile destek merkezi sayımızı 656'ya 47 sosyal dayanışma merkezini 116'ya çıkarıyoruz. Önceliği doğu ve güneydoğu Anadolu'yu veriyoruz. 1.2 milyar liralık kaynak ayırdık. Sınır ötesi operasyonlara iftira atan Tabipler Birliği Başkanı ile ilgili yargı harekete geçmiştir.
Gerekirse yasal düzenlemeye bu ismin de değiştirilmesini sağlayacağız. Ülkesine ve ordusuna alçakça iftira eden şahsın başındaki Türk'le ile başlamasının milletin her ferdini rahatsız ettiğine inanıyorum. Bu çerçevede ilgili bakanlarımıza Tabipler Birliği başta olmak üzere meslek örgütlerinde yeni yapıya geçilmesine yönelik mevzuat çalışmalarının hızlandırması talimatı verdik. Terör örgütü destekçileri buralardan temizleyerek bu yapıları kuruluş amaçlarına uygun faaliyetlere yoğunlaştırmakta kararlıyız."