“ÇKP Genel Sekreteri ve Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Parti’nin 100. kuruluş yıl dönümünde yaptığı konuşmada Çin’i tahakküm altına almak isteyenleri ‘çelikten bir duvara çarpacağını’ söylemişti. İşte o ‘çelikten duvar’ Çin Komünist Partisi’dir.”
Çin Komünist Partisi (ÇKP) 20. Ulusal Kongresi için geri sayım devam ediyor. 16 Ekim’de başkent Beijing’de başlayacak ÇKP 20. Ulusal Kongresi’nde geçmişin muhasebesi yapılacak ve geleceğe dair yol haritası çizilecek.
Dünya nüfusunun dörtte birine ev sahipliğine ev sahipliği yapan, reform ve dışa açılma sürecinin başladığı 1978’den 2018’e kadar geçen 40 yıllık süre zarfından ekonomisini ABD doları cinsinden 90 kat artıran ve 30 yılda 700 milyon kişiyi yoksulluktan kurtaran Çin aynı zamanda uluslararası sistemin en önemli oyun kurucuları arasında.
2013 yılında ilan edilen Kuşak ve Yol İnisiyatifi şimdiye değin tarihin gördüğü en büyük iş birliği modeli olarak kayıtlara geçerken, Beijing yönetimi Küresel Güvenlik İnisiyatifi ve Küresel Kalkınma İnisiyatifi’nin küresel düzlemde tartışılmasını istiyor.
ÇKP 20. Ulusal Kongresi, Türkiye’de de yakın takip ediliyor. CRI Türk’e konuşan gazeteci yazar Mehmet Ali Güller, Çin’in üretici nüfusuna vurgu yapan ve satın alma paritesi bakımından Amerika Birleşik Devletleri’ni (ABD) geride bıraktığını anımsatan Güller “Çin’de esen rüzgar tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hissediliyor.” dedi.
ÇKP’nin devrimci perspektifte ısrar ederek ayakta kalmayı başardığını kaydeden Güller “ÇKP Genel Sekreteri ve Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, Parti’nin 100. kuruluş yıl dönümünde yaptığı konuşmada Çin’i tahakküm altına almak isteyenleri ‘çelikten bir duvara çarpacağını’ söylemişti. İşte o ‘çelikten duvar’ ÇKP’dir.” ifadesini kullandı.
Eski ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nın bu nedenle ÇKP’yi ve Genel Sekreter Xi Jinping’i hedef aldığını kaydetti. ABD merkezli Atlantik Konseyi’nin de “Daha Uzun Telgraf” isimli 85 sayfalık raporunda ÇKP’yi baş tehdit olarak tanımladığını aktaran Güller “ George Kennan’ın dönemin Sovyetler Birliği’nin kuşatılma politikasını anlattığı yazının başlığı ‘Uzun Telgraf’dı. Atlantik Konseyi’nin makalesinde de Daha Uzun Telgraf denilerek Çin işaret ediliyor.” diye konuştu.
Gazeteci, yazar Mehmet Ali Güller ayrıca Çin’in devrimci teoriye bağlı kalması ve Sovyetler Birliği Komünist Partisi’nden farklılaştığını aktararak ÇKP’nin süreç içerisinde kitleleri de devrimcileştirdiğini söyledi.
Beijing yönetiminin önümüzdeki dönemde uluslararası sorunların çözümü noktasında daha aktif olacağı öngörüsünde bulunan Güller, Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nin yanı sıra Küresel Güvenlik ve Küresel Kalkınma İnisiyatifleri’nin önemini vurguladı.