Geride bıraktığımız haftada yurt içinde TCMB faiz kararı ön plana çıkarken, küresel piyasalarda Almanya ve Euro Bölgesi enflasyonu ile Almanya ve ABD büyüme verilerinin yanı sıra ABD Merkez Bankası (Fed), 31 Ocak-1 Şubat tarihli FOMC toplantı tutanaklarını takip edildi. Euro Bölgesi’nde tüketici fiyat endeksi Ocak ayında aylık yüzde 0,2 azalırken, yıllık enflasyon yüzde 8,6 oldu. Almanya’da ise tüketici fiyat endeksi aylık yüzde 1 artarken, yıllık enflasyon yüzde 8,7 olarak gerçekleşti. Almanya ekonomisi 2022 sonunda sermaye yatırımı ve özel tüketimdeki düşüşün etkisiyle beklentilerin üzerinde yüzde 0,4 küçüldü. ABD ekonomisi, 2022 yılının son çeyreğinde tüketici harcamalarının zayıflamasıyla beklentilerin altında yüzde 2,7 büyüdü. Fed’in 31 Ocak-1 Şubat 2023 tarihlerinde düzenlenen son toplantısına ilişkin tutanaklara göre katılımcılar, gelen verilerin enflasyonun yüzde 2'ye doğru devamlı bir düşüş eğiliminde olduğuna dair güven verene kadar kısıtlayıcı politikanın sürdürülmesi gerektiğini ve bunun biraz zaman alabileceğini belirtti. Fed tutanakları sonrası küresel piyasalarda karışık bir seyir izlendi. TCMB, dün gerçekleştirdiği Şubat ayı PPK toplantısında, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 50 baz puan indirerek yüzde 8,50 seviyesine çekti. Karar metninde, bu ölçülü indirim sonrası para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu ifadeleri yer aldı. Haftaya pozitif başlamasına rağmen hafta içinde 5.014-5.265 aralığında karışık bir seyir izleyen BİSt100 Endeksi, yüzde 0,63 kazançla 5.058,75 puandan haftayı tamamladı. 18,83’lü seviyelerden haftaya başlayan Dolar/TL hafta içinde 19,00 sınırını test ederken, haftanın ilk yarısında 20,45 sınırını aşan Euro/TL bugün 20,00 sınırının altına kadar gevşedi. Yurt dışı yerleşik yatırımcılar,10-17 Şubat 2023 haftasında reel olarak (fiyat ve kur etkisinden arındırılmış) 9,2 milyon dolar hisse senedi alımı, 38,7 milyon dolar Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS-Kesin Alım) satışı ve 0,3 milyon dolar Özel Sektör Tahvil satışı gerçekleştirdi. Aynı haftada yurt içinde yerleşik gerçek kişilerin döviz mevduatı 1.546 milyon dolar azalarak 112.831 milyon dolara ve tüzel kişilerin döviz mevduatı 1.462 milyon dolar azalarak 77.689 milyon dolara geriledi. Türkiye dolar bazlı 5 yıllık CDS oranı 550 sınırının üzerine çıktı.
Uzun Vadede Ne Bekliyoruz
5,74x olan BİST100 cari F/K çarpanı 7,7x olan 5 yıllık ortalamasına göre yüzde 25,4 iskontolu. Türkiye özelinde 2018 ve 2019 yılında artan piyasa volatilitesinin azalmasıyla Borsa İstanbul son dönemde önemli bir ralli yaparak rekor tazelemesine rağmen koronavirüs ve petrol fiyatlarındaki hareketler nedeniyle uluslararası endekslere paralel şekilde 2017 yılından beri en düşük seviyelerini de gördü. Mevcut çarpandaki ıskontoya rağmen önümüzdeki dönem için belirsizliklerin artıyor olması BİST için aşağı yönlü riskleri artırabilir.
2019’da tamamı ikinci yarıda olmak üzere toplam 1.200 baz puan indirime giderek politika faizini yüzde 12,00 seviyesine indiren TCMB, 2020’deki ilk 5 toplantısında 375 baz puan indirimle haftalık repo faizini yüzde 8,25’e çekti. 24 Eylül 2020’de son iki yıldaki ilk faiz artırımını gerçekleştirdi ve politika faizini 200 baz puan artışla yüzde 10,25’e çekti. 22 Ekim’deki toplantısında ise haftalık repo faizini yüzde 10,25 seviyesinde sabit bıraktı. Naci Ağbal göreve geldikten sonra yapılan 19 Kasım toplantısında haftalık repo faizi 475 baz puan artışla yüzde 15,00’e yükseltilirken 24 Aralık toplantısında ise haftalık repo faizi 200 baz puan artışla yüzde 17 seviyesine yükseltildi. 2021 yılı Ocak ve Şubat ayı toplantılarında faizde değişikliğe gitmeyen TCMB, 18 Mart’taki toplantısında haftalık repo faizini 200 baz puan artırarak yüzde 19’a yükseltti. 6 Mayıs, 17 Haziran, 14 Temmuz ve 12 Ağustos PPK toplantılarında ise faiz oranında değişiklik yapmayarak yüzde 19’da sabit bıraktı. TCMB, politika faizini 23 Eylül’de 100, 21 Ekim’de 200, 18 Kasım ‘da 100 ve 16 Aralık toplantısında 100 baz puan indirerek yüzde 14 seviyesine çekti. TCMB, 2022 yılının ilk toplantısında ise faizi değiştirmeyerek yüzde 14 seviyesinde sabit bıraktı. TCMB, politika faizini 17 Şubat, 17 Mart, 14 Nisan, 26 Mayıs, 23 Haziran ve 21 Temmuz tarihli toplantılarında değişiklik yapmayarak yüzde 14 olarak sabit bıraktı. TCMB, 18 Ağustos’ta 100, 22 Eylül’de 100, 20 Ekim’de 150 ve 24 Kasım tarihli toplantısında 150 baz puan indirim yaparak politika faizini yüzde 9,00 seviyesine çekerken, 22 Aralık’taki 2022 yılının son toplantısında politika faizini değiştirmeyerek yüzde 9,00 seviyesinde sabit bıraktı. TCMB, 19 Ocak’taki 2023 yılının ilk toplantısında politika faizini değiştirmeyerek yüzde 9 seviyesinde tutarken 23 Şubat toplantısında 50 baz puan indirerek yüzde 8,50 seviyesine çekti.
Ocak ayında yüzde 6,65 artan TÜFE’nin Şubat 2023 tarihli TCMB piyasa katılımcıları anketine göre; Şubat ayında yüzde 3,01, Mart ayında yüzde 2,70, 2023 yılı sonunda yüzde 35,76 ve 12 ay sonrasında yüzde 30,75 artması beklenmektedir. Yine aynı ankette Dolar/TL’nin 2023 sonunda 22,84, 12 ay sonrasında ise 23,10 olması öngörülmektedir. Cari dengenin 2023 sonunda 30,6 milyar dolar, 2024 yılında ise 21,6 milyar dolar açık vermesi beklenmektedir. GSYH büyümesinin 2023 ve 2024’te sırasıyla yüzde 3,6 ve yüzde 4,5 olacağı öngörülmektedir. TCMB haftalık repo faizinin cari ay sonunda yüzde 9,00, 3 ay sonrasında yüzde 9,00 ve 12 ay sonrasında ise yüzde 13,94 olması beklenmektedir.
Kaynak BMD Araştırma