Yiğit Tekdemir: “Hayatım boyunca deneyebildiğim kadar acı sos denemek istiyorum”

Yiğit Tekdemir: “Hayatım boyunca deneyebildiğim kadar acı sos denemek istiyorum”

Acı Sos Mahzeni adlı bloğun yazarı Yiğit Tekdemir, 2017’den beri Türkiye’den ve dünyadan çeşitli markalarda 100’ün üzerinde acı sos denedi. Yemeklerin yanında tat ve özelliklerini ön plana çıkartacak baharat ve sosları...

Acı Sos Mahzeni adlı bloğun yazarı Yiğit Tekdemir, 2017’den beri Türkiye’den ve dünyadan çeşitli markalarda 100’ün üzerinde acı sos denedi. Yemeklerin yanında tat ve özelliklerini ön plana çıkartacak baharat ve sosları denemeyi sevdiğini ve sonrasında her acı sosun kendine özgü bir tadı ve karakterinin olduğunu fark etmesiyle acı sos deneyimleme serüveninin başladığını söyleyen Tekdemir, bulabildiği tüm acı sosları tatma hedefi olduğunu dile getirdi. Tekdemir, acı soslara deneyimlemenin sonradan kazanılan bir kabiliyet olduğuna inandığını belirterek, farklı sosları denedikçe içeriğindeki malzemeleri ayırt edebilmeye başladığını ifade etti. “İlk adımı kendim attım” Acı Sos Mahzeni’nin ihtiyaçtan doğduğunu söyleyen Tekdemir, blok açma hikayesini şu sözlerle anlattı: “Bundan beş sene önce bir gün canım acı sos çekti ve almak için markete gittim. Markette daha önce hiç görmediğim bir sosa rastladım. Sosu daha önce deneyimleyenlerin yorumlarına bakmak istediğimde kimsenin yorum yapmadığını gördüm. O gün, böyle bir Türkçe kaynağa ihtiyacımız olduğunu düşündüm ve birilerinin harekete geçmesini beklemektense ilk adımı kendim attım.” “Acı Sos Mahzeni, Türkiye’de tek” Tekdemir, Acı Sos Mahzeni’nin sos deneyimlerinin paylaşıldığı Türkiye’de tek blok olduğuna dikkati çekerek, “Geçtiğimiz 5 yılda başkalarının da kendi yorumlarını yazmasını bekledim fakat benden başka kimse bu topa girmedi. İnsanlar mesajla bana denedikleri sos hakkındaki fikirlerini söylüyor veya paylaştığım yazıların altına yorum yapıyor. İnsanların kendi deneyimlerini aktardıklarını görmek beni mutlu ediyor.” diye konuştu. “Şeftalili, mandalinalı, incirli ve hatta muzlu acı soslar var” Sosun tadının, içeriğinde malzeme miktarına ve kalitesine bağlı olduğuna değinen Tekdemir, “Bir acı sosun olmazsa olmazı biberdir ve biberin bile dünyada bin bir çeşidi var. Üstelik son dönemlerde bibere ek olarak çok farklı meyveler de acı sosun içerisine giriyor. Örneğin şeftalili, mandalinalı, incirli ve hatta muzlu acı soslar var. Bu meyvelerin soslarda kullanılma sebebi acının yanında şekerli bir tat vermek.” dedi. “Yemeğe göre sos değil, sosa göre yemek seçerim” Tekdemir, acı sos tadımının püf noktaları konusunda şu ifadeleri kullandı: “Sosu tek başına yemelisiniz. Ben tadım yaparken yemek kaşığı kullanıyorum, büyük kaşık daha makbuldür. Acı sosu yemeğe döktüğünüzde içindeki bazı malzemeler kaybolabiliyor. Sosların tam tadını almak için yemeğe dökmeden önce mutlaka tek başına da yerim. Daha sonra da bu sosun hangi yemeklere yakışacağına karar veririm. Demem o ki yemeğe göre sos değil, sosa göre yemek seçerim.” “Hayatım boyunca deneyebildiğim kadar acı sos denemek istiyorum” Hayatı boyunca deneyebileceği kadar acı sosu tatmak istediğini aktaran Tekdemir, “Acı sosları; yurt içi ve yurt dışındaki alışveriş sitelerinden temin ediyorum. Yurt dışında çıktığım zaman bu sosların tedariki için özel bir zaman ayırıyorum. Geçtiğimiz ağustos ayında Hollanda’daydım ve gelirken beraberimde bir çanta dolusu acı sos getirdim.” dedi. Tekdemir, Türkiye’de acı sos kültürünün henüz yaygınlaşmadığı yönünde değerlendirmede bulunarak, şu ifadeleri kullandı: “Acılı yemekleriyle bilinen Şanlıurfa ve Adana gibi şehirlerimizde bile biberin her hali tüketilmesine rağmen sos hali tüketilmiyor. Bizde tüketilen acı soslar daha çok kış için hazırlanan ev yapımı kışlık soslar. Fakat ilginçtir ki aslında acı sos, 1970’lerde marketlere giriyor. Bu ülkede uzun yıllar ‘Acısso’ adında bir acı sos satılmış. Bugün hala bazı insanlar acı sosa ‘acısso’ diyorlar, dillerine yerleşmiş.” Acı sosların Türkiye’deki potansiyelinin yüksek bulduğunu söyleyen Tekdemir, insanların acı sosları keşfetmeye başladıklarını belirtti. Tekdemir, son 2 yıldır insanların kendi acı soslarını yaptıklarını gözlemlediğinden bahsederek, “İş biber yetiştirmekle başlıyor. Bu biberleri sos haline getirip çevresine tattıranlar oluyor. Hatta kendi acı sos markasını kurup sos satanlar da var. Gelecekte bu tür manzaralarla daha çok karşılaşacağız.” ifadelerine yer verdi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.