Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'da Muhtarlar Evi açılışında konuştu
Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle: "Aldığım resmi rakama göre şu an itibariyle 20 bini aşkın muhtarımız burada. Tabii bugünkü buluşmamızın bir anlamı daha var bugün aynı zamanda muhtar kardeşlerimize...
Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"Aldığım resmi rakama göre şu an itibariyle 20 bini aşkın muhtarımız burada. Tabii bugünkü buluşmamızın bir anlamı daha var bugün aynı zamanda muhtar kardeşlerimize daha önce söz verdiğimiz hizmetin Mutharlar Evi'nin açılış heyecanını da yaşıyoruz.
Ülkemizde tüm muhtarların 19 Ekim Muhtarlar Günü'nü tebrik ediyorum. 81 vilayetimizdeki muhtarlarımızın her birine, milletimize aşkla, sevdayla hizmet ettikleri için teşekkür ediyorum. Kısa bir süre önce maalesef Bartın Amasra'daki kömür madeninde meydana gelen felakette ebediyete uğurladığımız 41 kardeşime rahmet diliyorum. Şu anda İstanbul'da yatmakta olan 6 yaralımıza da Allah'tan şifalar diliyorum.
Bu güzel binayı, kafesi, restoranı, mescidi, otoparkı ve 58 yatak kapasitesine sahip 35 odasıyla bugünden itibaren tüm muhtarlarımızın istifadesine sunuyoruz. Böylece muhtar kardeşlerimizi Ankara'ya geldiğinde kalacak yer bulma derdinden kurtarmış oluyoruz. Artık muhtarlarımız merkezi konumuyla tüm işlerini halledebilecek bir eve kavuşmuş oldular.
Benim için 'muhtar bile olamaz' başlığı atanlar rezil oldu. Sizler bu kardeşinizi cumhurbaşkanı yaptınız.
Cumhuriyet tarihimizde ilk kez muhtarlarımız beklentilerini devletin zirvesiyle doğrudan paylaşma fırsatı buldu. Demokrasi piramidinin tabanıyla tavanı arasındaki engeller kalktıkça bunun kazananı muhtarlarımızla birlikte Türkiye olmuştur.
Belki bu tabloyu kıskanacaklar, belki bizim bu sevdamızı çekemeyenler olacaktır. Siyasetin kapıları maalesef muhtarlarımıza kapalı durumdaydı. Çoğu zaman dertlerini anlatacak kimse bulamazlardı.
2002'den beri millet irademizi güçlendirme hamlesinde siz uç beyleri olan muhtarlarımızı biz ihmal etmedik. Muhtarlık müessesesine verdiğimiz önemi İçişleri Bakanlığı bünyesinde Muhtarlar Daire Başkanlığını kurarak açıkça gösterdik.
Muhtarlarla aramızda tesis ettiğimiz bu güçlü bağ daha önce hiçbir siyasetçiye nasip olmamış bir şereftir. Daha önce muhtar kardeşlerimizin yüzüne dahi bakmayanlar bizden sonra muhtarlarımızı hatırladı. Şimdiye kadar sizi görmeyenler şimdi muhtarlarımızı vaat yağmuruna tuttular. Laf olsun diye düzenledikleri birkaç salon toplantısı dışına çıkamadılar. Bizim bu muhabbet iklimimizi asla tesis edemediler.
Ne diyordu rahmetli Neşet Ertaş, "Dost elinden gel olmazsa varılmaz, rızasız bahçenin gülü derilmez, kalpten kalbe bir yol vardır görülmez, gönülden gönüle giden yar oy." Evet, bizim de sizinle aramızda gönülden gönüle kurulu bir köprü vardır. Biz muhtarlarımızla gönül diliyle, kalp diliyle konuşuyor, birbirimizi sadece Allah için seviyoruz. Zahirde bizi taklit edenler, bu gönül dilini bilmedikleri, kalpten kalbe giden o gizli yolları görmedikleri için ne milletimizle ne de muhtarlarımızla hasbi samimi bir ilişki kuramıyorlar. Belki şu tabloyu da kıskanacaklar. Belki bizim şu sevdamızı çekemeyenler olacaktır. İşte onun için aşkınız, coşkunuz, ahde vefanız için her birinize teşekkür ediyor, Allah nazardan saklasın, kem gözlerden korusun diyorum.
Yönetim sistemimizin çelik çekirdeği olan muhtarlarımız hak ettikleri hizmetleri almak için çok uzun yıllar beklemek zorunda kaldı. Bizden önce devletin de, siyasetin de kapıları maalesef muhtarlarımıza kapalı durumdaydı. Muhtarlarımız çoğu zaman dertlerini anlatacak muhatap bulamaz, bulsa da köyüne ve mahallesine çözümle dönemezdi. O manşeti hatırlayın. "Muhtar bile olamaz" manşeti. Eski Türkiye'nin muhtara ve muhtarlığa bakış açısını gösteren bir utanç vesikasıdır. Muhtarı, dolayısıyla milli iradeyi tahkir eden bu vesayetçi zihniyetin elinde ülkemizin en kıymetli yılları heba olmuştur. Hiç kimse, bir avuç seçkinin dışında hiç kimse, eşit, mümeyyiz hizmete ve hürmete layık görülmemiştir. Birileri her türlü imkandan faydalanırken, birileri özgürlüklerini sonuna kadar kullanırken, milletimizin kahir ekseriyeti dışlanmış, horlanmıştır.
Muhtarlarımızı aşağılayanlar, göbeğini kaşıyan adam dedikleri insanımızı da seneler boyunca yokluğa, yoksulluğa ve yasaklara mahkum ettiler. 2002'den itibaren millet iradesini her alanda güçlendirme hamlemizde demokrasinin adeta siz uç beyleri olan muhtarlarımızı da ihmal etmedik. Muhtarlık müessesesine verdiğimiz önemi İçişleri Bakanlığımız bünyesinde Muhtarlar Daire Başkanlığı kurarak açıkça gösterdik. Muhtarlarımızın taleplerini yakından takip etmek amacıyla büyükşehir belediyelerinde Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanlığı, diğer belediyelerde ise Muhtarlık İşleri Müdürlüklerinin kurulmasını biz sağladık. Bunun için Valiliklerde bir Vali Yardımcısı, büyükşehirlerde Genel Sekreter Yardımcısı ve diğer belediyelerde de bir Başkan Yardımcısını, muhtarlarımızın taleplerini takip etmek amacıyla sorumlu kıldık. Muhtarlık Bilgi Sistemi ile devlet-muhtar-vatandaş arasında yepyeni bir anlayışın, bütünleşmenin kapısını araladık. Tüm muhtarlarımıza İçişleri Bakanlığımız tarafından tek tip özel muhtar kimliğini de yine biz düzenledik.
En az bir dönem muhtarlık yapan köy ve mahalle muhtarlarımızı silah ruhsat harcından muaf tutarak önemli bir avantaj sağladık. Bunun yanında muhtarlarımızın ödeneklerini de olması gereken seviyeye çıkardık. Az önce izledik, göreve geldiğimizde sadece 97 lira olan muhtar ödeneğini tam 57 kat artışla bugün 5500 liraya yükselttik. Aynı zamanda güncel rakamla 2232 lira olan muhtarlarımızın aylık SGK primlerinin de devlet tarafından karşılanmasını temin ettik.
Muhtar binalarının elektrik faturaları ticari tarife yerine konut tarifesinden düzenlenecek.
Öte yandan son 20 yıldır olduğu gibi 2023'e giden süreçte de icazeti başka mahfillerde değil, milletimizde arayacağız.Muhtarlıklarımızın 2024 Mart ayında yapılacak seçimlere kadar daha iyi hizmet verebilmesi için gerekeni yapmaya devam edeceğiz. Bundan sonra da aramıza kimseyi sokmadan tam bir dayanışma içinde çalışmaya devam edeceğiz.
Bizler vaktinde yaptığımız anlaşmalarla, attığımız diplomatik adımlarla nispeten çok daha rahat durumdayız.
Sayın Putin açıklama yaptı. 'Türkiye'yi doğalgaz dağıtım merkezi yapacağız' dedi. Yani Avrupa doğalgazı bizden alacak."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.